Şiir ve Diyalektik Materyalizm ve İnanç

Şiir ve Diyalektik Materyalizm ve İnanç Diyalektik materyalizmin şiirle anlaşamayacağını düşündüm. Çünkü materyalizm, idealizm felsefesiyle taban tabana zıttır. Bu felsefeyle anlatmak istediğim şey: “inanç”, salt dini inanç değil ama. Şiiri kuran, onu yaşatan yegane mesele olan inanç. Şiir, kırda açılan bir çiçek ve insanların merhamet duygusu arasında ilgi kurar.* Şiir, cins bir saksı çiçeğinin ancak mutlu ve huzurlu bir aile ortamında gönlünce açıp, tomurcuk verebileceğine inanmaktır. Diyalektik materyalizm bu duruma uzaktan bakar. Hatta görmez. Açıklayamadığı için yoksayar. Şiir; inancın, duygunun, metafizik dalga boylarıyla ilişki halindedir. İnanan insan görmediği şeyleri hissederek ve yüce bir duygunun yamaçlarında dolaşarak yaşar. – Şiir nerede durur? Durmaz. – Şiir, maddenin madeni haline seslenmez. – Materyalizm ‘şairane’ yi anlayamaz. – Şiir, bulutun tarlaya duyduğu sempatiyle açıklar yağmuru. Şiir böyle bir şeydir. İdealist ve hassas. – Diyalektik nerede durur? Diyalektik meteorolojidir. * “Gelincikler, papatyalar açtıysa, senin sevgine, merhametine güvenip de açtı” (Servet Gürbüz)

(Aralık dergisinin 17. sayısında (2004 haziran-temmuz-ağustos) yayımlanmıştır. )

Bir yanıt yazın