dizüstü

durgun
yeşil bir at
okulları başlattılar, o çocuk boşluğa bakıyor çok manalı
çorumlu oğlan ankaralı memurun dölünden modernliği öğrendi
onun da şimdi ayakkabıları montu ve klipleri var izlediği filmleri gibi
bunca şiir heba mı oldu yani
anakartta yukarıdan bir bakış vardır her zaman
şikagoya benziyor
trinitrobenzen
otobüs ankaraya giriyor şu an Continue reading

70 Kontör-Fark ve tekrar

1-Senin de borçların vardır
2-Birkaç kredi kartın da.
3-Birkaç tüketici kredin de var di mi?
4-Blog siten de var mı?
5-Mail hesapları! Hımm! Okey!
6-Teknologiyi seversin?
7-Şairlerin yüzdedoksanının gereksiz olduğuna inanırsın.
8-Bir iki dergi vardır belki okunacak.
9-AKP’ye sen de oy verdin di mi? Kerata!
10-Devlet çözülüyo nasılsa.
11-Sen de Hegel okumuşsundur %90 kayıpla. Yaşa! Continue reading

Gazel

Gazel

her gice  ancak gönderir helâl olsun yâ Rab
dağlar ayaguna yâran çıkardı yâ Rab

ağyar ile cevr ü cefâ hıram itse  âhım nicesin
saçun kılma saff saff koyup yâ Rab

feryâd rahm eyle efgaan iderek cihân nigârun
dûd-ı dilinden dirler ki sâkiyâ demâdem cevrlerdir yâ Rab

dîvâr gamzeler kim mahrem olmaz genc-i âfiyet
alma âhumı nâr-ı sûzan güm güm ötsün  ol mâhı yâ Rab

Fuzuli gönüller mestâneler dönsün bî-rahm yâ Rab
çün gelmez diyu sen ağyâr ile etseler yâ Rab

Fâilâtün fâilâtün fâilâtün fâilâtün        

Gazel

Gazel

keremdür genc-i âfiyet cân ile görünüb gelmez ko yansun
ancak  ol mâhı bürc-i bedenden güller ko yansun

ayaguna bî-rahm pâdişâh-ı mülki dil-i pür-şevke cami içre
cevr ü cefâ etseler nigârun hoş gelmedi ko yansun

kılma bu kâfirler virdüm görmemişiz Semen-beri
rahm eyle nolur gamze-i fettân incitdi ko yansun

dirler ki zâr ü perişân efgaan iderek ey gonce-i ter  içmişdi
gamzeler kim andan özge durur ammâ ko yansun

nâr-ı sûzan ey cân cami içre bülbül-i şeydâ subh-dem
gönüller şarâbından gezer seni ko yansun

diyu gam-ı ışkını gönderir  dağlar
kıble yili âteş-i hicrâna Nedim  ko yansun

mefâ’îlün mefâ’îlün fa’ûlün       

insan

insan insanda öncesi nasıl da
geçiyor ölümler demişken aslında
ağlıyor aldanmış yanayım fırtınada
gülüyor koşan yüzünü orda
düşen bıraksak her şey onu da
adaydı bileklerin ruhumuza odalarda
insanla evler bilmiyorsam dünyada

alışılmış hayata ortasını zaman
görüntüsü çıkmaz sokak zamanın tuzdan
sakıncalı olduğunu zaten koşan
güne  bilmiyorum anlamını sunulan
bir sokaktan artık  ötesinde yavan
içimdeki boşluğuma bozulan buradan
dikenler dünyanın bozulmaz kaybolan

Bir yazdan

bir yazdan durak bilmez elmas
yazlardan acıya kalbime
erguvan gurbete yaz
gibisin ağacı solan
tenha zerdali onların
yaz  eylül ve 

ıssızlıktır ansızın
hayale bahçelerle
aşklar bakardım
bir su dönüşlere
anlat güzün
döner nasıl da
kuştur bir yazın
hep dediler
yaralı yolculuklar üstünde

gittim kar
daima ordaydım işte
işte çıplak
kaybolmalar gecede
rüzgarı tuttum
kalan yasımı
belki mühürlendi
odalarda hurufi