Zaman gazetesinin eki olan "Kitap Zamanı'nın yeni sayısı(Sayı 9
02 Ekim 2006 ) yayımlandı. Zaman gazetesinin kültür sayfasına Hilmi Yavuz müdahalesi çok açık görülüyordu. Şimdi ise kitap ekinde bu müdahaleyi ayyuka çıkmış şekilde görebiliyoruz. Yavuz pervanesi bildiğim üç isim(başka isimler de olabilir yani) bu sayıda yerlerini kapmış. Hilmi Yavuz'un klasik tavrı bu. Kendi etrafında yuvalananları beslemesini iyi biliyor. Bunu hiç ödülsüz bırakmıyor. Zamancılar da böyle bir müdahaleyi kendi duruşlarına(var mı böyle bir şey!) yedirebiliyorlar aynı zamanda. Belli ki onların da bundan aldıkları bir nasip var!
Aynı müdahaleyi TRT2'de yapılan programında da yapıyor Yavuz. Kendisiyle irtibatı olup da hiçbir zaman kendi imkanlarıyla devlet televizyonunda programa katılamayacak insanları(Yavuz'un taşra şubeleri) TRT2'deki programına çıkarıyor. Ne kadar pervane olursanız o kadar nema alıyorsunuz işte! H.Yavuz bunları düşünerek son kitap falsosunda 'ahlaki tavır'dan bahsediyor, söylediklerini ahlaki bir gerekçeye dayandırıyor. Tabi bu Hilmi Yavuz ahlakı olarak!
Son olarak o pervanelere şunu diyebiliriz: Biraz daha gayret arkadaşlar sizi de Türk Edebiyatının o iğrenç sayfalarına yazmaya az kaldı.
bu yüzyılda mı yoksa insanlık tarihinde de bu böyledir bilmem ama bu çağda bu böyledir iktidarı elinde tutabilen kişinin degerleri vardır esas olan. neyse uzatmanın pek anlamı yok.yazıda ismi geçen zaaaaad için ahlaki tavır dan bahsedebilmek için onun iktidarını düşünmek gerek ve geldiği sosyolojik cemaatin içinde düşünürsek adı geçen zad ahlaki tavır içindedir. türk edebiyatının üstatlarını da düşünürsek bu üstatların bir çoğu edebi kalitelerinden daha çok sosyolojik cematin pazarlama tekniklerinin gücüyle üstatlık seviyeleri yükselir üstatlar büyüdükçe etrafındaki üstatçıklar da pazarlanır.
Bu yazıyı yazan kişi/kişilere, Edebiyatın yolu edepsizlikle bu denli kesişebilir mi? Hilmi Yavuz’u sevin ya da sevmeyin; tartışmaları edebi ölçütlerin bu kadar dışına taşımaya gerek var mı? Bu ihtirasın bir zararlı olacağını bilmeniz gerekir -Tabii edep ve edebiyat açısından- İnternet’in yarır var kuşkusuz, lakin Türk edebiyatında, eleştirel üslup hiç bu kadar soysuzlaşmamıştı! Yazık…
Bugüne kadar "edep" nasıl oluşmuşsa, bundan sonra da bu dille oluşacaktır "edep". şu insanların nereye bakarak konuştuğunu anlamak zor. şu insanlar acaba hangi dünyada yaşıyorlar. "edebi ölçütlerin dışı"ndan bahsediliyor. Bu sınırları kim ne adına çizmiştir acaba? Bu sınırlar neyin, kimin sınırıdır? şu aşağılık dünyanın bu kadar rezilliği – edepli-edebi rezillik diyebiliriz rahatlıkla- neden görülmüyor, görülmek istenmiyor da bir kini kusmak insanların gözüne batıyor. şu insanlar edep-edebiyat adına, uyduruk sınırlarla bir kokuşmuşluğu korumaya çalıştıklarını göremiyorlar mı? ve şu edebiyatı edeple irtibatlandırma boş sözlüğünden artık vazgeçmeliyiz de. Hatırlayamadığımız geçmiş çağlara ait "edep"le, bugün "edep" dediğimiz arasındaki irtibat neredeyse bir zıtlık üzerinde kuruluyor. anlamını bizzat bu zıtlıkta buluyor. Edepsizlerin, ahlaksızların kendilerini her daim edepli, ahlaklı olarak ifade ettiği iğrenç bir çağda yaşadığımız görülmeli artık. Bu çağ insanına "edep"in ne olduğunu öğretene kadar "edep"siz olacağız. işimiz bayağı zor…
"bir kini kusmak insanların gözüne batıyor" Bu cümle sizin! (Yani 3. yorum) Bu ne motivasyon, bu ne kin! Sizi tanımıyorum (Gerekmiyor da); Hilmi Yavuz ve/veya dostları size bu kadar kinlenmeniz için neler yaptılar bilmiyorum (Beni ilgilendirmiyor da). Ama unutmayın "edep" birgün size de lazım olur. Cümlelerinizin neredeyse tümü patolojik bir motivasyonla kurulmuş. Bir şey daha unutmayın sanatçı eseriyle var olur; bu tür, uyduruktan suçlamalarla değil…Dediğim gibi, "İnternet�??in yararı var kuşkusuz, lakin Türk edebiyatında, eleştirel üslup hiç bu kadar soysuzlaşmamıştı!"
1. benim de sizi tanımam gerekmiyor. 2. Kinimiz sizi ilgilendirmiyorsa niçin bu yorumlar. yani bunlardan size ne! 3. Patolojik motivasyon da iyidir hani. 4. Bazı sanatçılar eserleriyle var olur, bazılarıysa uyduruk sözlerle. 5. Türk edebiyatında eleştirel üslup var mı ki onun soyundan bahsediyorsunuz. Soysuzlara soy bulmayı bırakın lütfen…
Yıllardır arayıp bulamadığım bir tanım yapılmış aslında burada Hilmi Yavuz’a. Yazıyı beğendim altına bir imzada ben atıyorum. Bir cemaat kurmak istiyor belki bir dernek Hilmi Yavuz sevenler derneği.Olmadı yazdıkları yetmedi. Kendini anlamayanlara indırmaya çalışıyor. Anlayanlar zaten görüyor sırdanlığını.