Sevgili bankaların 2010 net karları

bir çağcıl şiir örnegidir

Bankaların 2010 yılı ilk çeyrek karı (milyon TL)
Garanti Bankası- 1.088
Akbank- 1.003
İş Bankası- 955
Yapı ve Kredi Bankası- 564
Halkbank- 515
Vakıflar Bankası- 305,1
Denizbank -163
Asya Katılım Bankası- 59
Sınai Kalkınma B. 55,6
Türk Ekonomi B. 49,8
Fortis Bank 32,5
Şekerbank 31
TOPLAM 4.821(haczetme-ihbarname ücreti-gecikme faizleri-kart parası-göt kirası-faizin faizi-size telefon açıp bildirdik parası-sevgili avukatlık ücreti-çekin çekin biz sizden o parayı almasını biliriz gelirleri-adet sancısı-kızlık zarı dikim masrafları-morkıç-intihar etme gelirleri-boşanma ücretleri veya diğerleri dahil edilmiştir.)

127$

Bugün 127$ verdim,  site açıldı, bu iyi oldu, yaşadığımız saçma sapan hayatın içinde küçük bir soluma aralığı açıldı, bu iyi oldu.

Edebiyat Edimleri

Kitap Zaman'ında Jacques Derrida'nın "Edebiyat Edimleri" kitabı için güzel bir tanıtım yazısı var. Tanıtımı yapan Ahmet Sarı. Kendisi daha önce Derrida'dan "Şiir Nedir?" adlı kitabı çevirmiştir. Başka güzel çevirileri de var Sarı'nın. Kitabın çevirmenlerinden Ali Utku'yla sıkı dostlukları var.

Ali Utku ve Ahmet Sarı bu sahada önemli işlere imza atmış ve daha büyük işlerin de habercisi olan iki iyi insan. Tanıtım yazısı şurada.

Heves’in Sonu

H.Arslanbenzer Dünyabizim'de, kapandığı duyurulan Heves dergisi ile ilgili bir yazı yazdı.

Türk şiirin ortamının gerekli birkaç dergisinden biriydi Heves.  Şiirsel atılımı, bugünkü şiirin imkansızlıklarını, olmaması gereken yerlerini  işaret ediyordu.

Arslanbenzer yazısının sonunda şöyle diyor : ''Ama kesin olan, biçimci şiirin yuvasız kaldığı, göçmen kuşa döndüğüdür. Bakalım nerelere uçacaklar?''

Şöyle denebilir: "Biçimci şiir" Türk şiirin merkezine yuva yapmıştır. Aklı başında her şiir ortamı, biçimci şiire kapılarını açacaktır, açmıştır.  Onun göçmen kuş olduğu da yok, o yeterince evcil ve bizden biri. O, Türk şiirin normalliklerinden biridir.

Yazlık bir roman: Nietzsche

1.Nietzsche felsefeye iki ifade aracı kazandırır:aforizma ve şiir

2.Aforizma tam olarak hem yorumlama sanatı hem de yorumlanan şeydir; şiir
ise hem değerlendirme sanatı, hem de değerlendirilen şey.

3.Güç İstenci, der Nietzsche, ne gözünü dikmek ne de  almak anlamına gelir, o yaratmak ve vermektir.

4.yorumlama, anlamın ilkelerini kuvvetlerde bulursa, değerlendirme de değerlerin ilkelerini güç istencinde bulur.

Tarih

5.Oysa tarih bizi en tuhaf fenomenle karşı karşıya bırakır: Tepkisel kuvvetler galip gelir, olumsuzlama güç istencinde üstünlük kazanır!Söz konusu olan yalnızca insanın tarihi değil yaşamın tarihi, en azından insanın ikamet ettiği yüzey itibariyle Continue reading

Çağdaş sanat manifestoları

Ona göre şiir sadece basılı kâğıda hapsedilemez. Markör kalemle duvara, elektrik direğine, telefon kulübesine de yazılabilmelidir. Sticker'a şiir otomatik yazılmalı ve yapıştırılmalıdır. Büyük bina çatılarından, otobüs camlarından kuşlanmalıdır. Sokakta yazılan şiir, kaynağına yani sokağa geri dönmelidir. Continue reading

Milli Prodüktivite Merkezi Bir Günlük Ortalama Aylaklık Programı

Çalışma programıdır

08.07: Uyanış, el ve yüz yıkama, camdan dışarı havaya bakma
08.15: kahvaltı hazırlama, ocağa çay koyma, (olasılıklar-tüp, çay bitmiş olabilir, ekmek de olmayabilir)
08.37: Televizyona bakma, önemli bir haber maber var mı? Yoksa beş on kanal gezme!
09.10: Kadın programları, çizgi film. He hee. Anasına avradına küfredip televizyonu kapama. Continue reading