İnci Enginün ve Zeynep Kerman, Tanpınar’ın günlüklerini yayımlayınca, yüce Tanpınar’dan insan Tanpınar’a kavuşmuş olduk.
Kumarcı, borçlu, sefil, kindar özellikleri de olan bir insan karşımıza çıktı. Her şey normale döndü, eksik biraz daha tamamlandı.
Bu işten şaşkına dönenler de olmuş. Tanpınar müptelası insanlar şimdi de yaşadıkları şaşkınlığı bir histeriye dönüştürmüş. Bu şaşkınlık histerisi üzerinden, Tanpınar’a olan yakınlığın satışı yapılıyor. Sağ idealleştiriciliğinin öküzlüğü bu. Bir sanatçıyla yüz yüze gelmenin şaşkınlığını yaşıyor onlar. Bu günlüklerle yaşayan bir Tanpınar’ı kazandık. "Türkiye, beni yedin!" , "Hiçbir zaman bu kadar sefil olmadım, bu kadar biçare, haysiyetsiz ve acınacak. Yarabbim bana bir 5000 lira lütfet!" gibi kutsal sözlerle kendini ifade etmiş bir Tanpınarımız var artık. Tanpınar’ın kendini sağlama almamış, alamamış olmasıyla büyüklüğüne büyüklük kattığını gördük.
Tanpınar’ın günlükleri Türkiyedeki sanatçının durumunu güzel bir şekilde ortaya koyuyor. Devletin ve milletin el ele vererek nasıl sanatçısını yiyip kemirdiğine şahit oluyoruz. Sanatçının nasıl bir aptal hayatın kurbanı olduğuna da…
Tanpınar’ın Doğu-Batı gibi büyük söylemlerinin lafazanlığını yapanların geç kalmadan iddaa kuponu doldurmaya başlaması gerekiyor şimdi. Bir elinde 19. Asır ve Huzur, bir elinde iddaa kuponu. Kafanın yarısında Medeniyet buhranı, diğer yarısında Ajax – Feyenoord=1. 1,65 iyi oran abi. Sistem kuponu…